Kurulduğu 1924’ten itibaren Diyanet kurumu iktidarın, Althusser’ci anlamda, ideolojik bir aygıtı oldu. Yöntem aynı olsa da içerik bu kez tamamen farklı. . O zamanki iktidarların kabulüyle Diyanet’in görevi, sakıncalı İslâmi etkilere karşı, camiler ve 1980’ler sonrasında da zorunlu din dersleri aracılığıyla, ahlâk, insan hakları ve vatandaşların devlete karşı yükümlülüklerini vurgulayan, ‘doğru’ ve Sünni bir İslâm’ı yaymaktı. 2010’lar sonrası iktidar Diyanet’i, yine aynı amaçla yani tahayyül ettiği toplumu oluşturmaya araç olarak kullanmakta.
Yöntem aynı olsa da içerik bu kez tamamen farklı. Kurulduğu 1924’ten itibaren Diyanet kurumu iktidarın, Althusser’ci anlamda, ideolojik bir aygıtı oldu. O zamanki iktidarların kabulüyle Diyanet’in görevi, sakıncalı İslâmi etkilere karşı, camiler ve 1980’ler sonrasında da zorunlu din dersleri aracılığıyla, ahlâk, insan hakları ve vatandaşların devlete karşı yükümlülüklerini vurgulayan, ‘doğru’ ve Sünni bir İslâm’ı yaymaktı. 2010’lar sonrası iktidar Diyanet’i, yine aynı amaçla yani tahayyül ettiği toplumu oluşturmaya araç olarak kullanmakta. .